Çin işkencesi tatlısı

Merhaba,
öncelikle söylemeliyim;
ismini ben buldum.
Gayet uygun bir isim oldu...sakın değiştireyim demeyin:)
Pişman olursunuz.
Evet nerden bu çin işkencesi anlatayım efendim,

şu benim hayranı olduğum, sağ alt tarafta göreceksiniz kendilerini, yemek-pasta blogu sahibi arkadaşlarım beni fenâ kışkırtmış bulunuyorlardı kaç gündür.
Yok yemekler, yok pastalar, yok börekler, kekler...
Allah'ım Allah'ım diye diye, yanımda benim miniklerle bakan sen misin?
Eeee olanlar oldu tabii, benim küçük kızım sonunda annesinin yüzüne gerçekleri itiraf etti;
- anne sen bize hiiiç böyle pastalar yapmıyorsun...
en büyük suçluların başında yine sevgili Gisi geliyor tabi..
Önce deriiiin bir nefes aldım, ardından yutkundum.
"Kızım şimdi baban gibi konuşmanın ne âlemi var ?" diyecektim ki merak etmeyin, demedim:)
Kötü örnek olmadım yavruma.
Yani eşim sağolsun, bir-iki gün bir şey yapma, hiiiiç yapmamış olurumda o bakımdan.
 İşte bu sözler üzerine girdim mutfağa
( sanki çıkıyorumda:) başladım ne zamandır kafamda kurguladığım tatlıyı yapmayaaaa.
-Senin neyine 3 çocuk pasta yapmak,
-bir de haddini bilmezsin, kek falan yapsaydın bari,
-eee kek yapsam onu istemiyorlarki
-poğaça falan
-tatlı diyor, anlamıyor musun?
gibi abuk sabuk iç sesleri eşliğinde görmekte olduğunuz çin seddini inşa etmeye başladım.

nasıl yaptım;
-8 yemek kaşığı tepeleme irmik
-8 yemek kaşığı tepeleme şeker
-4 su bardağı süt
-portakal kabuğu rendesi.
bu malzemeleri tencerede pişirdim.
Aslında dikdörtgen borcamım bu inşaatın temeliydi, ama en küçüğümüzün gelip tezgahın üstünden çekiştirmesiyle beraber, benim kendi haline dalmış, irmiği pişirmekle meşgul beynim bu hamleye zamanında cevap veremedi...sonuç; hakkın rahmetine kavuştu...
Yeni bir temel ararken, hiiiç yanından bile geçmediğim daireye mahkum oldum.
O yüzden proje değişti tabii.
Yoksa neler yapacaktım neler...:)
Her neyse camı temizleme kısmını falan anlatmıyorum, yoksa halime çok acıyacaksınız, gururluyuzdur evvelAllah.
Kimseyi halimize acındırmayız:)

    

                                           
Yeşile benzeyen yerde:) 2 tane kivi var.
Çekirdekli olduğu için blendırdan geçirmeden, rendeledim.
-2 kivi
-2 silme yemek kaşığı buğday nişastası,
-2 yemek kaşığı şeker
-1 çay bardağı su
malzemeleri pişirdim.

Turuncuya benzeyen yer:)
-2 portakalın suyu
-2 silme yemek kaşığı buğday nişastası,
-2 yemek kaşığı şeker
-1 çay bardağı su
malzemeleri pişirdim.

Çilek rengi olan yer:)
evde ne zamandır turşusu kurulmayı bekleyen miss gibi çilek reçeli...
Reçeli göz kararı (1 çay bardağı kadar sanırım)koyup,
bir su bardağı su ve 2 kaşık nişasta ile pişirdim.

Eveet araları kartonları streç filme sararak makasladım.
Orası zor değil inanın...kolay.
Veee sonuç,
tadı güzeldir emin olun.
Çünkü irmikli kısmı benim sürekli yaptığım, üzerine bir sürü farklı setler inşa ettiğim bir tariftir.
İçerisine 1 kaşık tereyağı koyabilirsiniz.
O zaman daha lezzetli olur.
Benim sütüm çok yağlı olduğundan gerek duymadım.
Bu haliyle yemedim, ama bildiğiniz irmikli tatlı işte.
 İşin sırrı çin seddinde.
Yoksa öbür kısımlar zaten sizin bildiğiniz şeyler.

Ben tövbe ettim.
En küçük 5 yaşına gelmeden, bi daha böyle projelere heves edip, kışkırtmalara ve resimlere yenilmeyeceğim.
Çocuklarımın isyanları karşısında
 "benim adım hıdır, elimden gelen budur diyeceğim"
asla ve asla bi daha.......
büyük söylemeeeeeee......
tamam tamam yılda bir o zaman.
Anlaştık.
Bu arada kopya çektim, itiraf ediyorum,
nereden mi?

Bu resmi gördüğümden beri gece rüyalarıma giriyordu.
Nasılda benzemiş değil mi?
Şıp demiş, burnundan düşmüş:):):)
Becerikliyiz canıııım, ne de olsa anamızın kızıyız.
Resimlerde çok orjinal olmuş, çaktırmayın.
Doğal insanlarız biz...ne yapalım:)
Sevgilerimle, hoşçakalın.