Vefâ…
Bir zamanlar
aşık olduğum şehr-i İstanbul’da iki zât yaşarmış…
Çok
severlermiş birbirlerini, ama yan yana gelip de konuşamazlarmış.
O denli
ilginçmiş ki hikâyeleri; bir başka sevdikleri zât onlara aracılık eder, birinin
dediğini, diğerine, diğerinin dediğini berikine aktarırmış…
Bir gün
zâtlardan biri diğerine haber göndermiş, artık gelsin de buluşalım diye…
Gel(e)meyeceğini
üzüntüyle bildiren zâtın kendisi değil de, haberi gelince, haber gönderen zât kalkmış bütün
cesaretini toplamış… ve gitmiş sevdiğinin kapısına dayanmış… Her zaman herkese
açık olan kapılar o gün sanki taş kesilmiş, açılmamış… Ağlamış, ağlamış,
ağlamış, kapısında ağlamış…
“Sende hiç
vefâ yok mu ey sultanım” demiş… Ama kapı yine açılmamış…
Aradan zaman
geçmiş, bir daha gitmiş, kapı yine kapalıymış…
İçerideki
zâtın da, dışarıda ki zâtında solgun benizleri, mahzûn halleri, bu işi anlamak
çok mu kolaymış???
Sevgili aracısına demiş ki kapıda kalan zât; ‘git sor bakalım, nedendir bu yakış, nedendir bu bekleyiş’… git sor bakalım, öğrenmeden gelme, halim kalmadı, sabrım tükendi tükenecek… git sor!
Sevgili aracısına demiş ki kapıda kalan zât; ‘git sor bakalım, nedendir bu yakış, nedendir bu bekleyiş’… git sor bakalım, öğrenmeden gelme, halim kalmadı, sabrım tükendi tükenecek… git sor!
Girmiş
içeri, çıkmış dışarı, gözlerinden akan yaşlar varmış…
‘Hünkarım bu
kapı size hiiiç açılmayacak, içerideki Sevgili, eğer buraya bir kere girerseniz; bir daha devlet işlerinizi yapamayacak ilâhi bir muhabbete gark olacağınızdan
dolayı, sizinle görüşmeyi kabul edemiyor…Onunda gözlerinden dökülen boncuk
boncuk yaşlar var…ama bu kapı size açılmıyor Sultanım…açılmayacak…’
Bu sözleri
duyan, ufuklara sığmayan bakışları olan zât, mehtaplı bir gecede ki gibi derin
bir hale dönmüş… Gözlerinden dökülen yaşlar ile o girmeyi her şeyden çok istediği
kapının önünden ayrılmış… Ne acayipti ki; Koca İstanbul’un kapılarını açan Koca
Fatih’e, o kapı açılmamış…
Çok sevdiği
ve aşık olduğu bu mübareği görmek nasib olmamış…
………………………..
Buluşmuşlar
ama………Fatih Sultan Mehmet Hân musallâ taşındaymış…
Fatih Sultan
Mehmet Hân vefât ettiğinde cenaze namazını kıldıran kişi, çok sevdiği ama
kavuşamadığı Ebu’l Vefâ‘ymış(k.s.)…
......................................
Mehmed Âkif
merhum, kızının nikâh akdine çok sevdiği ahbâbından olan Bosnalı Ali Şevki
Efendi'yi de dâvet etmişti. Yaşlı Hocaefendi bu dâvete biraz geç geldi ve
gecikme sebebi olarak da, Vefâ Yokuşu'ndan çıktığını söyledi. Merhûm Âkif de,
bu yerinde mazereti, yerinde bir hakîkatle mezcederek mütebessim ve mânidar bir
şekilde şöyle dedi:
"Hangi Vefâ Yokuşu'ndan bahsediyorsun Hoca Efendi? Nesl-i hâzır (şimdiki nesil) o yokuşu çoktan düzledi..."
"Hangi Vefâ Yokuşu'ndan bahsediyorsun Hoca Efendi? Nesl-i hâzır (şimdiki nesil) o yokuşu çoktan düzledi..."
……………………
Evet sevgili
arkadaşlarım… Vefâ ve dostluk üzerine düşüncelere gark oldum bu gün… Vefâ nedir? Dostluk nedir? Göremeden birbirlerini sevenlerin, sevip de
kavuşamayanların neler yaşadığını okuyunca; insan düşünüyor, düşünmeden edemiyor…
Sevdiklerimize
değer vermek hediyelerden, kavuşmak sadece elini tutmaktan, gözlerine bakmaktan
mı geçer? Vefâ nedir ey Dostlar? Zor bir soru değil mi?
Evet, ben bu
sorunun cevabını veremeyecek kadar vefâsızım:(
Anlayabilmeyi
ve yaşayabilmeyi diliyorum…hepimiz için.
Hoşçakalın…
GÜZEL BİR PAYLAŞIM YÜREĞİNE SAĞLIK
YanıtlaSilTeşekkür ederim, sağolun:)
Silçok önemli şeyler elbet ama vefa başka.. öyle kıymetli ki herkes sahibi olamaz. Egonun baş çektiği günümüzde vefalı insan bulmak çok zor..
YanıtlaSilSevgili Esra çok haklısın, vefâ gerçekten çok kıymetli bir haslet, ne güzel yazmışsın...
SilSağol:)
Esra'ya katılıyorum.Herkezde bi egodur gidiyor.Gerçek dost bulmak çok zor.Fedakarlık yaparsın karşılığında heketmediğini alırsın.Vefasızlarla ya da işine çıkarlı insanlarla çok karşılaştım malesef :(
YanıtlaSilSevgili Salihacığım,
SilAllah bizlere hakiki dostluklar yaşamak nasib etsin...
Sevgilerimle♥♡♥
Günümüzde dostluklar bir çıkar,bir amaç güder oldu..İnsanlarımız bencilleşti..Haliyle en çok aradığımız da Vefa oldu..Çok güzel paylaşım..Mevlam herkese vefalı dostlar versin..Sevgiler:)
YanıtlaSilSevgili arkadaşım,
SilÇok teşekkür ederim, amiiiin, hepimize inşallah,
Sevgiler benden♥♡♥
Vefa artık İstanbul'da bir semt adı olarak kaldı, maalesef... :(( Bu arada sen nereye gidiyorsun..???
YanıtlaSilSevgili tatlıdan tuzluya, sağol mesajın için, ben buralardayım:)))
SilSevgilerimle♥♡♥
bir dostumuzla sokakta tesadüfen karşılaşsak, vefasız hiç arayıp sormuyorsun deriz.peki biz ne kadar arayıp sormuşuzdur?her zaman alan el mi olmak lazım.o nasılsa beni aramadı.bende onu aramayım değince ipler kopuyor.ama günümüzde artık gerçek vefa,gerçek dostluk bulmak biraz zor.buluncada bence hiç kaçırmamak lazım.allaha emanet ol canım.sevgilerimle.
YanıtlaSilSevgili Fatmam, çok haklısın söylediklerinde, bulunca da kaçırmamak lazım, onda da çok haklısın...
SilSen de Allah'a emanet ol, Sevgiler benden♥♡♥
Canım,çok güzel bir konuya değinmişsin. Ne yazık ki vefa, dostluk artık çok gösterilmiyor.Az kaldı vefakar insanlar,kıymetini bilelim ve bizlerde empati yapalım değil mi,sevgiler:)
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim Sevgili Birincisin,
SilAllah değerli insanların kıymetini bilmek nasib etsin inşallah:)
Sevgiler benden♥♡♥
Ben de bi- vefa bir kisiyim. maalesef.insaallah vefadan nasibini alanlardan olurum.
YanıtlaSilEstağfirullah Sevgili Rabiacığım, ama dua edelim, Allah bizleri vefâyı anlayan ve yaşayan kullarından eylesin...
SilSevgilerimle canım♥♡♥
Kardesim Sevdem..
YanıtlaSilSen hangi gezegende yasiyorsun balim..oyle zor ki bunu gormek bilmek ve tatmak!..
Ama olma umitsiz..elbet birileri,bir yerlerden tattiracaktir bu duyguyu insallah..yukaridaki yorumlarda dendigi gibi ego aziciiiiik kenara cekilirse eger :)
Ama ben seni seviyorum o ayri bisiy,demi?
Canım Sevgim,
Silİnşallah yaşarız o duyguları, çok dua ediyorum bunun için...
Beni sevmen demek benim için çok kıymetli...kelimelerle tarifi yok...sağol, bende seni çok seviyorum...
CANIM MALESEF ŞU ANDA VEFA SADECE İSTANBULDA BİR SEMTİN İSMİ
YanıtlaSilDAHA ÖTESİ DEĞİL
ÇOK GÜZEL BİR YAZI
ÜZERİNDE ÇOK DÜŞÜNÜLMESİ GEREKEN BİR KONU
ALLAH RAZI OLSUN
HAYIRLI AKŞAMLAR
Sağol ablacığım, ben gerçekten vefalı olmak ve bunu yaşamak istiyorum...
SilSenden de Allah razı olsun....vefalı ablacığım benim...
Keyifle okudum yazdıklarınızı emeğinize sağlık.
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim, çok naziksiniz:)
SilVefa efendimizin sünnetidir, bu mevzu olunca sünnete uymak lazım, çok güzel anlatmışsın, sevgiler:)
YanıtlaSilah canım Semacığım, evet çok önemli bir sünnettir vefa...
SilAllah yaşayabilmek nasib eylesin...
sevgiler benden.
İnsanlar böyle şeyler okuyunca genelde diğer insanları suçluyor. İnsanız işte, nefsimiz var. Lakin kendime de bakarım çoğu zaman. Ben ne kadar vefa lıyım? Kadirşinas mıyım? Anlayışlı mıyım? Hoşgörülü müyüm?
YanıtlaSilBu yazı zihnimi açtı lakin ne hikmetse okuduktan saatleeeeer sonra:):)
İdrak yollarımda trafik ağır ilerliyor anlaşılan. Veee açık idrak yollarımdan zihnime düşüverenler;
1- "Herkes yahşi men yaman, herkes buğday men saman" demedikçe, sevdiklerimizi Allah için sevmedikçe vefa mefa yalan!
2- Genç adamın biri dermiş babasına her gün;
'Benim de dostlarım var, sendeki dost gibi'
Baba, itiraz eder:
'Olmaz öyle çok dost, hakikisi belki bir, belki iki.. Fazlasını bulamazsın gerçek, hakiki...'
Devam eder durur konuşma...
Aralarında başlar bir tartışma. Karar verirler bir sınava. Dostun hakikisini anlamaya...
Bir akşam bir koyun keserler ve koyarlar çuvala. Baba der ki oğluna, 'Hadi al bu çuvalı, şimdi götür dostuna'. Çuvaldan kanlar damlamakta, Sanki öldürmüşler de bir adamı koymuşlar çuvala. Dıştan böyle sanılmakta.
Delikanlı sırtlar çuvalı, gider en iyi bildiği dostuna, çalar kapıyı. O dost, bakar ki bir çuval, hem de kanlı, Kapar hızla kapıyı delikanlının suratına, almaz içeri arkadaşını. Böylece tek tek dolaşır delikanlı kendince tanıdığı sevdiği dostlarını. Ne çare, hepsinde de sonuç aynıdır.
Evlat geriye döner. Ama içten yıkılır... Babasına dönerek; 'Haklıymışsın baba' der. 'Dost yokmuş bu dünyada ne sana, ne de bana.. Baba 'Hayır evlat!' der, benim bir dostum var bildiğim. Hadi, çuvalı al da bir kere de git ona...
Genç adam, çuvalı sırtlar tekrar. Alnından ter, çuvaldan kanlar damlar... Gider, baba dostuna. Kabul görür, sevinir.
O dost, delikanlıyı alır hemen içeri. Geçerler arka bahçeye. Bir çukur kazarlar birlikte, Çuvaldaki koyunu gömerler adam diye, Üzerine de serpiştirirler toprak. Belli olmasın diye dikerler sarımsak...
Genç adam gelir babasına; 'Baba, iste dost buymus' diye konuşunca, babası; 'Daha erken, o belli olmaz daha. Sen yarin git O'na, çıkart bir kavga, atacaksın iki tokat, hiç çekinmeden ona, işte o zaman anlaşılacak, dostun hakikisi. Sonra gel olanları anlat bana...'
Genç adam, aynen yapar babasının dediğini, maksadi anlamaktır dostun hakikisini, babasının dostuna istemeden basar iki tokadı! Der ki tokadı yiyen DOST; 'Git de söyle babana, biz satmayız sarımsak tarlasını böyle iki tokada!'
Sevgili mrd, bu konuda yanen senin gibi düşünüyorum, başıma bir olay gelince anlatmış olduğun hikayeyi anımsarım ve ben bunun neresindeyim diye kendimi sorgularım...daha alacak çooook yolum var...
Silsevgilerimle çok ama çok teşekkür ederim...
Hayırlı günler arkadaşım okudum yetmedi bir daha okudum çok etkilendim eline kalemine yüreğine sağlık.Bloğunu yeni keşfettim bende beklerim allaha emanet ol.
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim, estağfirullah, o sizin yüreğinizin güzelliğinden olmalı...
Silbenim sizleri etkileyecek bir şeyciğim yok...
tabi ki gelirim bloğunuza, sevgilerimle:)
Sizlerde Allah'a emanet olun...
Duygulandım,nemlendi gözlerim.
YanıtlaSilnasıl bir muhabbetmiş,imrenmemek mümkün değil..
Mehmet Akifin nüktedan kişiliğine de hayran olmamak elde değil.
Dilerim vefalı olanlardan olur,vefalılarla karşılaştırılırız.
Bende mimin vardı kabul eder misin :)
Teşekkür ederim sevgili Zel,
SilDualarına gönülden amiiiin diyorum,
Sevgilerimle♥♡♥
Ne kadar güzel bir yazı duygulanmamak elde değil doğrusu...
YanıtlaSilİnsan gerçekten görmeden birilerine kalpte bağlanabiliyor sanırım...
Ve ben size farklı bir bağla kalpten kalbe akan bir sevgi dağarcığı büyüyor içimde...
Gerçi tarifini tam olarak anlatamadım ama...
Güzel yürekli güzel insan iyiki varsın...
Sevgilerimle...
Sevgili Emel,
SilÇok teşekkür ederim, hisleriniz beni çok mutlu etti, inşallah bu içten duygulara lâyık olabilirim...
Ayrıca güzel yürekli olan sizsiniz, kendi adıma estağfirullah diyebilirim...
Sevgiler benden♥♡♥
çok etkileyici. ne güzel hayatlar yaşamışlar, ne güzel göçüp gitmişler bu fani dünyadan.
YanıtlaSilpaylaşım için teşekkür ediyorum. :)