Caddelerde Yağmur


Yürüyorum.
Aylardan sonra ilk defa yağmur var ve benim yanımda kimsecikler yok bugün.
Bir nevi firardayım.
Bu şehrin yağmurları azdır. Mutlulukları da öyle.
Ama bugün şiddetli yağıyor.
Beynimi kemiren düşüncelere ortak olurcasına daha da hızlanıyor.
Yanımda şemsiyem yok.
Caddenin kenarında, biraz ileride bir hırdavat dükkanı görüyorum.
Oradan bir şemsiye almalıyım.
Yoksa bu gidişle sırılsıklam olacağım.
Dükkana girdiğimde çeşit çeşit şemsiyeler içerisinde sadece birini almak istiyorum.
Fiyatı diğerlerinin iki katı.
Çantamda kaç lira olduğunu biliyorum.
Ama yine de çantamı aralayıp, para koyduğum yere doğru içine bakıyorum.
Çantam da ıslanmış.
Hesapsızca cüzdanını açan tiplerden olmadığımı görünce tezgahtar kızın suratı değişiyor.
Onu umursamadan ne yapacağımı düşünüyorum.
Bir elimde ucuz şemsiye, bir elimde istediğim...
İstediğim şemsiyeyi alma şansım yok denecek kadar az.
Yada çocukların ihtiyaçlarından birini gözden çıkarmak kadar pahalı.
Ne yapmalıyım?
Çantam ıslak, başörtüm ıslak.
Daha fazla düşünmemeliyim...
Almalıyım birini...
Tercih yapmak ne zor?
İstediğim şemsiye elimde, dışarı çıkmak istiyorum.
Tezgahtar kız artık beni tamamen boş veriyor.
Yağmurun şiddetinden içeriye sığınan biri olduğumu zannetmeye başladığı muhakkak...
"Siz karar verince bana söylerseniz" diyip, başka bir yere yöneliyor.
Yağan yağmura bakıyorum...azalmamış.
Bir şemsiye almalı ve bu dükkandan öyle çıkmalıyım.
Ayakkabılarımın ne kadar ıslak olduğunu yeni fark ediyorum.
İçleri gıcırdıyor...
İstemsizce üşüyorum...
Daha fazla ıslanmamalıyım.
Yağmur...hayal meyal bir adam görüyorum. Hızla koşuyor.
Babama nasıl da benziyor.
Tıpkı babam gibi kocaman şemsiyeli...dalıp gidiyorum.
......
Babam kapıdan içeri giriyor.
Elinde bir poşet. "Yağmurlar başlamadan kıza ayakkabı alınmalı" demiş annem...
Babam da almış gelmiş.
Çok seviniyorum...ama poşet açılıncaya kadar sürüyor...
Poşetin içindekini görünce şaşırıyorum.
Çünkü alınan; bot görünümünde, hasır ipinden yazlık bir ayakkabı.
Annem "bu olmaz, bu su alır" diyor.
Babam önce susuyor. Sonra anneme kızıyor. "Neden peşin konuşuyorsun...
Okul ne kadar yol. Ne su alacak. Almaz" diyor. Bu defa annem susuyor.
Kimse asıl gerçeği konuşamıyor. Bir kaç gün sonra yağmurla yüzleşiyorum.
Ayakkabılarım su içinde eve geliyorum.
Babam kapıda karşılıyor beni. Hemen ayakkabılarımı eline alıyor, sobanın yanında kurutuyor.
"Sabaha kadar beklesin, kupkuru olur" diyor.
Evet, sabaha hem kuru, hemde taş gibi oluyor.
"Baba, yağmur var, ayakkabım çok sert..."
"Yumuşar kızım, sen giyin bir..."
Bir çare de bulmuş babam, belki uykusuz geçen gecesinin sabahında.
Elime iki poşet veriyor.
"Ayaklarına geçir, bağla, okulun orada çıkarırsın" diyor. "Ama sakın kaybetme. Gelirken tekrar bağla. O zaman su almaz..."
"Tamam" diyorum. Ayaklarıma, ayakkabının üzerinden poşetleri bağlıyorum.
Yağmur yağıyor ya...yüzüm ıslak, biraz da ağlıyorum.
Ama kimse fark etmiyor.
Okula 3 kardeş yürüyoruz.
O gün hiç konuşmuyorum.
Kimse de neden diye sormuyor...
Şimdiki çocuklara servisin şart olduğu bir yolu yürüyoruz. Yağmurlu günlerde okula en önce giden, en son çıkan ben oluyorum.
Kardeşlerimin yüzünden bir gün geç kalıyorum.
O sabah yağmur var İstanbul'da...
Ve ben o gün poşetlerimi okula varmadan çıkarıyorum...
Çünkü utanıyorum. Bunu babama hiç söyleyemesem de, çok utanıyorum...
Ayakkabılarım ıslanıyor.
Akşama kadar kurumuyor.
Eve gelir gelmez, kardeşim hemen babama söylüyor. "Ablam poşeti çıkardı" diyor.
Babam gidiyor, eline alıyor ayakkabıyı... Sobanın yanına koyuyor.
Kuruması için tek tek iplerini çözüyor...bir yandan da yere bakarak;
"Kızım ayakkabıların rahat değil mi?" diyor.
İçimden geçen, söylemek istediğim bin bir cümleyi yutkunarak, yutuyorum...
"Rahat babacığım rahat, sen rahat ol" diyorum...
"O zaman neden çıkardın poşeti" demiyor...
Ben, beni o halde görmesini istemediğim kişilerle karşılaşma ihtimali olunca poşetleri çıkarıyorum...
Babamda yenisini alacak parası olmadığından, her ıslanışımda sobanın yanında ayakkabıları kurutmaya...
Karşılıklı olan bu anlayış durumu çekilen yokluk boyunca devam ediyor.........
....
Elimde şemsiye, ayakkabılarım ıslak.
Çantam ıslak.
Yüzüm ıslak...
Zaten ıslanmışım...diyorum.
Şemsiye almaktan vazgeçiyorum.
Kızım geliyor aklıma...
Tezgahtar kıza her şey için teşekkür ediyorum...ama o rica etmiyor.
Dükkandan çıkıyorum.
Üzülmüyorum.
Kızmıyorum...
Kimseden utanmadan yağmurda yürüyorum...
Ayakkabılarım ıslanacak diye korkmadan yürüyorum...

Yorumlar

  1. Hasret,sevgi,merak ve büyük bir hevesle girdim bloguna..uzun bir aradan sonra..hoşgeldin..

    Yazını ilk fırsatta okuyacağım..burası da yağmurlu..ama yağmurla geldin ya güzel kardeşim,güzelleşti sanki günüm :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sevgili Sevgim♥♡♥
      Canım bu güzel sözler karşısında eridim...utandım...ne diyeceğimi bilemedim.
      Gönülden teşekkür ediyorum.
      Sevgim♥
      Seni çok seviyorum♥
      Çok incesin, Sağol...
      Selam, sevgi ve dua ile.

      Sil
  2. ATA OLMAK BU...ELİNDEN GELEN YAPAN BABA...FEDAKAR ANNE...EVLATLARIMIZA MERHAMET VERSİN MEVLA...YAZILARININ İÇİNDE BENDE VARIM...SAĞLICAKLA CANIM

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok sevgili ablacığım,
      Sana can-ı gönülden teşekkür ediyorum.
      Selam, sevgi, hürmet ve dua ile♥♡♥

      Sil
  3. Duygu yüklü bir yazı olmuş bişey diyemedim durdum öylece...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Değerli Yasemin,
      Teşekkür ediyorum, içimizde bir yerlerde acıyan yanlarımız var...
      Bazen işte böyle kalemin ucuna geliyor.
      Sağolun.
      Selametle♥♡♥

      Sil
  4. Selamun aleykum sevgili benbir.yazin o kadar guzel olmus ki sanirim bicok kisinin cocuklugunda vardir bir ayaykkabi travmasi.bu travmalar bizim fedakarliklarimizla anne babalarimizin caresizlikle sevgiyle ustesinden gelerek bunlar bizde bir yara yerine hos anilar olarak kaldi.Hamsolsun.o zamanlardaki saf masum tertemiz sevgileri ozluyorum..sevgi muhabbet ve dua ile..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sevgili rana sultan, çok teşekkür ederim.
      Bende eski günleri çok özlüyorum.
      Sevgiler benden♡♡♡

      Sil
  5. Yazınızı okudum. Aslında biraz şiir gibi de olmuş. Ve dokunaklı. Tebrik ederim.
    Ben de sizi bloğuma beklerim.

    YanıtlaSil
  6. Ne kadar güzel bir yazı olmuş. Bir çırpıda okudum. Paylaşımda bulunmak isterseniz sizi bloguma beklerim. Sevgiler.

    YanıtlaSil
  7. CANIM UZUN ZAMAN OLDU ÖZLEMİŞİM
    SENİ YAZILARINI
    BU SABAH HÜZÜNLENDİRDİN BENİ
    ALLAHA EMANET OL

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. SEVGİLİ ABLACIĞIM, BENDE SENİ ÇOK ÖZLEDİM. SEVGİLERİMLE♡♡♡♡♡

      Sil
  8. vefa..
    zamaninda evladin ataya, babanin evlada sundugu sefa
    simdilerde olmadigindan dolayi yagmurlari beklliyor gözler

    yagmur ayakkabilari islasada cok vefakar yinede ..
    cünki agladigini bir tek o kimselere söylemiyor

    botlar icinde donmus parmaklar o pahali vefayi alamiyor

    YanıtlaSil
  9. Harika bir yazı olmuş... bnde bloguma beklerim :)
    http://ilaydas-wonderland.blogspot.com.tr/
    Sevgilerle...

    YanıtlaSil
  10. Merhaba uzun zamandan sonra bloğumla ilgilenmeye başladım ve sizin yorumunuzu gördüm ve ziyaret etmek istedim,yazınıza bayıldım zorluk,mücadele ama sevgi dolu yıllardı onlar..Şimdi tatiller rahatlık ve rehavet içinde bir gençlik..Yüreğinize sağlık canım selam ve dua ile..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim. Geç oldu ama... Çok mutlu oldum yazdıklarınıza :)
      Selam ve dua ile♡♡♡

      Sil
  11. merhaba öyle içten öyle güzel yazmışsın ki gözlerim dolu dolu ve aklımda düşünceler heralde senin kadar yazamazdım yazamıyorum da zaten düşündüklerimi ve yaşadıklarımı böyle ağlatabilecek kadar cinsten kim bilir belki yaşımla da alakalı olabilir
    blogunu çok seviyorum sık takip edilenlere eklemişim bir geleyim dedim evin işini bitirdim yorgunluktan ölüyorum ama yazın kendime getirdi beni anılar bir bir geçti gözlerimden
    herşey o kadar olagan krşılanıyorki günümüzde bunları anlayabilecek nesilleri kaybediyoruz gibime geliyor umarım evlatlarımıza da bu sabrı ve şükrü ,saygıyı aşılayabiliriz.
    sevgilerimle
    banada gelin diyemiyorum zira bu aralar fazla yazamıyorum heleki sizin gibi hiç yazamıyorum blogum sohbethaneye döndü :D çeki düzen vermeliyim :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Estağfurullah...çok teşekkür ediyorum bu güzel sözler için...
      Hak etmediğim cümleler var yazdıklarınızda...
      Sağolun.
      Sevgi, dua ve selametle♡

      Sil
    2. Sevgilerimle .....Allah hepimizin gönlüne göre versin bunu rahatlıkla diyorum çünkü güzel bir gönlünüz var bana göre

      Sil
    3. Çok teşekkür ederim :) Güzel gören gözleriniz sağolsun♡

      Sil
  12. Rabbim zorluklarını kolaya çevirsin.yazılarını õzlüyorum.unutuldum sanma:) sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Canım Fatmacığım, Allah senden razı olsun. Bende seni asla unutamam. Çok teşekkür ediyorum. En kısa zamanda görüşmek üzere InşAllah. Selam, dua ve muhabbetle♡♡♡

      Sil
  13. S.A.
    Uzuuun zaman olmuştu. Ben de biraz umudu kesmişim ki aylar sonra gördüm yazını.
    Ben de bayramlık rugan ayakkabılarımı da ucuna pamuk doldurduğumuzu da çok iyi hatırlıyorum :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. As. Canım mrd, umut kesmemek lazım :) Görüşmek üzere InşAllah ♡♡♡

      Sil
  14. Nerelerdesin, özledik yazılarını :(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yakında dönüyorum inşallah, çok teşekkür ederim. Selam, dua ve muhabbetle♡

      Sil
  15. Hikayenın baslarında yağmuru anlatışınızın verdıgı huzur eskı bır hıkaye ıle yerını gururlu bır hüzne bırakıyor ama o zamanlar cektıgımız zorluklar bızı daha da guclu ve anlayışlı yapıyor galıba.

    Okurken vefada gıttıgım dersler geldı aklıma. benı araba tuttuğu ıcın otobüslere bınemezdım her seferınde emınonunden vefaya yurrudum bır gun tarıf ettıgınız gıbı bır yağmur yakalamıştı benı. sırılsıklam olsam da vazgecmemıs derse gırmış dınlemıs ve oyle eve gerı donmuştum ;)

    Sımdılerde ıse kucuk zorluklara soylenır olduk.....

    YanıtlaSil
  16. Çok beğendim.
    Kaleminize, yüreğinize sağlık.
    Keşke bir sihirli değnek olsa, ağlayan çocukları güldürebilse.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder


Fikrinizi belirtmenizden mutluluk duyarım.
Yazacağınız her şey benbir için çok önemli ve kıymetli.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kişisel Bir Hayat Planı

Döner misin bana?